24 Ağustos 2015 Pazartesi

Gün Karanlık







        Geceden kurduğum saatin alarmından önce uyanıyorsam  ve beni  güne uyandıran bir çift yeşil göz ise nasıl gün’AYDIN diyebilirsiniz ki bana ….Gün’HASRET  gün’AYRILIK  gün’YOKLUK günü …

  

23 Ağustos 2015 Pazar

Gülüşümün Gölgesi



     Uzak bir ülke  düşün sevgili  çok uzak… Mesela küçük bir ev düşün çatısında yuvasını çiçeklerle donatmış  bülbüllerin sesleri ve bir göl düşün yosununun gölgesiyle süslenen… Beni düşün bizi düşün uzak ülkede kuşların bile özgürce uçabildiği bir gökyüzünde bulutların kahkahalarını düşün.Tut elimden zifiri karanlığın aydınlığı da vardır elbet…Lakin yoksa böyle bir ülke kopsun o zaman kıyamet !!!
    
     Ne vakit seni unutmaya kalksam yüreğime acıları enjekte ediyorum seni unutamam nasıl unutabilirim sonbahar misali yaprak döker gibi gülüşlerini nasıl unutabilirim kirpiklerinin arasına aldığın göz bebeklerini… Şimdi gelsen diyorum çizsek şu aşkın portresini karalasak iki satırı birlikte seninle … Sen sıralasan bütün bahanelerini ard arda usulca   ben sadece özledim desem sessizlik alsa bütün kenti ben özledim desem sen utansan gelmediğin günlere…


     Hangi neden bitirebilir bizi  gerçekten merak ediyorum kader midir  iki insanın nedensiz ayrılığı… Ne zaman gülsem kahkahalarla yanaklarıma düşüyor gölgesi gözlerinin ve ardı sıra gözyaşlarım ….Gülüşümün gölgesiydi senin gözlerin.Sen de severdin tabi uzak ülkelerin hayalini tek kurmadım ki ben sen de severdin ….